"MES'ELE-İ İMAMET"
"Mes'ele-i İmamet" bir mes'ele-i fer'iye olduğu halde, ziyade ehemmiyet verildiğinden bir mesail-i imaniye sırasına girip, İlm-i Kelâm'da ve usûl-üd dinde medar-ı nazar olduğu cihetle, Kur'ana ve imana ait hizmet-i esasiyemize münasebeti bulunduğundan cüz'î bahsedildi.”
Dördüncü Lem’anın en başında geçen bu hususun biraz izaha ve açılıma ihtiyacı vardır:
Akidedeki Yeri:
İmamet meselesi, Ehl-i Sünnet Ve'l-Cemaat'e göre akideye müteallik bir mesele değildir. Bunu, Şia akide meselesi yaparak fazlaca büyütmüştür. Ehl-i Sünnet kelamcılarının akide kitaplarında bu meseleye yer vermeleri muahhardır ve Teftazani'nin de belirttiği üzere, bu hususta ortaya çıkan itikâdî teşviş ve fitneleri bertaraf etmeye racidir.
Şöyle der: "İnsanlar arasında imamet mevzuunda, bilhassa Rafiziler ve Hariciler canibinden neşet eden fasid itikadlar ve soğuk ihtilaflar şüyu bulup yaygınlaşınca ve her bir taife İslami kaidelerden bir çoğunun reddine, Müslümanların itikadlarının bozulmasına, Hulefayı raşidin'in zemmedilmesine müncer olan bir kısım taassub ve katılıklara düşünce, kelamcılar, -Hulefayı raşidin'in ahvalini araştırmaya, onların hilafete liyakatlarını ve efdaliyetlerini tahkik etmeye lüzum olmadığı hususundaki kesin kanaatlarına rağmen- bu imamet meselesini İlm-i Kelama dahil ettiler..."
Görüldüğü üzere, imamet meselesi akideyi direk alakadar eden bir mesele olmamakla beraber, mütekellimler olsun, fakihler olsun, bütün İslam alimleri dini canlı tutup, sünneti ikame etmek ve mazlumları zalimlere karşı korumak, hukuku tatbik etmek için ümmetin mutlaka bir imama muhtaç olduğu hususunda, imamın varlığının şart olduğu noktasında ittifak ve ısrar ederler.
Hatta imamın lüzumuna İslam tarihinde anarşistleri temsil etme durumunda olan Hariciler istisna edilirse bütün İslam fırkaları parmak basarlar. Hariciler, "arzular muhtelif, fikirler mütebayin (birbirine zıd) olduğu için, her bir gurup bir başka şahsa meyledeceğinden imam seçimi, fitnelere, harplere sebep olur" gerekçesiyle imam seçimi işine karşı çıkarlar.( İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 2/281-282)
***
Necdet İÇEL
Yorumlar
Yorum Gönder